Söyle bir baktim bloguma, devamli yaptigim ve herkesin severek yedigi etli pidemin tarifini hic paylasmamisim. Bir Türk yemek sayfasi olurda, o sayfada hic pide tarifi olmaz mi? yok iste…. Hemen tarif yazildi, hazirlandi ve resimler secildi tabi ki. Pideyi cesitli sekillerde pisirerek denedim yakin zamana kadar ve en son olarak, daha önce ki paylasimlarimdan, ekmek pisirme sekli ile, en güzel neticeyi aldim. Elektrikli firini olanlar mutlaka bu sekilde denesin derim.
Monat: Februar 2016
Gecen gün kütüphanemdeki kitaplarin tozunu alirken, elime eskiden notlar tuttugum bir defterim geldi, her zaman tozunu alir geri rafa koyardim, bu sefer icine bir bakayim neler yazmisim dedim ve ilk gördügüm, rahmetli canim Zisan teyzecigimden aldigim, bizim en cok sevdigimiz ve bizim icin hep yaptigi, hatta taaa buralara kadar yolladigi, cifte firinlanmis, mis gibi karanfil kokulu cöreginin tarifi oldu. O zamanlar kiymetini pek bilememis acele karisik yazmisim, ama kendi aklimda kalanlar ile tarifi tamamladim. Cöregin bütün özelligi, iki kere firinlanip citir citir galeta gibi olmasi. Iki kere firinlandigi icin ayni zamanda uzunda saklanabiliyor. Nur icinde yat teyzecigim, mekanin cennet olsun.
Neueste Kommentare